Aklını başına topla
1 sayfadaki 1 sayfası
Aklını başına topla
Gel ey gurbet diyârında
esir olup kalan insan
gel ey dünya harâbında
yatıp gâfil olan insan!
Gözün aç, bir bak etrâfa
gelip geçti nice paşa
ne delidir bu dünyaya
gönül verip duran insan!
Bülbüle verilse şeker
Kafeste durmaz gider
acep niçin karar eder
bu zindana giren insan!
Biraz daha eyle gayret
elinde var iken fırsat
sonsuz azap çeker elbet
Adam sen de diyen insan.
________________________
Azrail başına geldiği zaman
Azrail, başına geldiği zaman
kırılır ayakla kol, yavaş yavaş.
Mevlam nasip etsin din ile iman
akar gözlerinden sel, yavaş yavaş.
Yüksek uçan gönül, yorulur bir gün
ölçü terazisi, kurulur bir gün.
Herkesin yaptığı, sorulur bir gün,
döner mi, yâ Rabbi, dil yavaş yavaş.
Hep nefsine uydun, tevbe etmedin
her bulduğun yedin, şükür etmedin.
Nihayet, bu kara toprağa geldin
çekilir dünyadan el, yavaş yavaş.
Kabrin üzerine dikerler taşı
bir avuç toprağa koyarsın başı.
Baba, oğlun görmez, kardaş kardaşı
gider, geri dönmez yol, yavaş yavaş.
Kâfurlu, ılık suyu koyarlar
o nazlı bedeni, tekmil soyarlar.
Öldüğünü konu komşu duyarlar
gelir geri ahbaplar, yavaş yavaş.
esir olup kalan insan
gel ey dünya harâbında
yatıp gâfil olan insan!
Gözün aç, bir bak etrâfa
gelip geçti nice paşa
ne delidir bu dünyaya
gönül verip duran insan!
Bülbüle verilse şeker
Kafeste durmaz gider
acep niçin karar eder
bu zindana giren insan!
Biraz daha eyle gayret
elinde var iken fırsat
sonsuz azap çeker elbet
Adam sen de diyen insan.
________________________
Azrail başına geldiği zaman
Azrail, başına geldiği zaman
kırılır ayakla kol, yavaş yavaş.
Mevlam nasip etsin din ile iman
akar gözlerinden sel, yavaş yavaş.
Yüksek uçan gönül, yorulur bir gün
ölçü terazisi, kurulur bir gün.
Herkesin yaptığı, sorulur bir gün,
döner mi, yâ Rabbi, dil yavaş yavaş.
Hep nefsine uydun, tevbe etmedin
her bulduğun yedin, şükür etmedin.
Nihayet, bu kara toprağa geldin
çekilir dünyadan el, yavaş yavaş.
Kabrin üzerine dikerler taşı
bir avuç toprağa koyarsın başı.
Baba, oğlun görmez, kardaş kardaşı
gider, geri dönmez yol, yavaş yavaş.
Kâfurlu, ılık suyu koyarlar
o nazlı bedeni, tekmil soyarlar.
Öldüğünü konu komşu duyarlar
gelir geri ahbaplar, yavaş yavaş.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz